BÖLÜM 2 | Resurrection
Almanyadaki sözleşmemin bitişinin ardından, yazılı teklifleri düşünecek çok zamanım oldu. Önümdeki tekliflere sürekli bakıp, derin düşüncelere dalıyordum. Bu kararsızlığın ardından nihai kararımı verebilmek için şirketlerin temsilcileri ile son defa iletişime geçme kararı aldım.
Bir takım görüşmelerden sonra NWA seçeneğini tamamen kafamdan çıkardım, her ne kadar geçmişi güçlü ve köklü bir federasyonda olsalar, bana sundukları şeyler kısıtlıydı. MLW'de karşılaşmak istediğim bir çok isim olması beni kendilerine çekmeye başlamıştı, görüşmelerde Fusion haftalık şovunda debutumu gerçekleştireceğimi söylediler. Tam son kararımı MLW'den yana verdiğimi MLW yetkililerine bildirmek üzereyken cep telefonum çalmaya başladı. Merakla telefonu açtım.
???: Merhaba, Enes Kaya'nın telefonu mu?
Enes Kaya: Buyrun, benim?
???: Ben TNA Başkanı ve Anthem Sports & Entertainment Başkan Yardımcısı Scott D'Amore.
Enes Kaya: Oh, kusura bakmayın Bay Scott, biraz beklenmedik bir telefon çağrısıydı dolayısıyla sizi tanıyamadım. Sizi dinliyorum.
Scott D'Amore: Son spekülasyonlara ve temsilcilerimin izlenimlerine göre kararının bizden yana olmadığını düşündüm ve kararını yeniden gözden geçirmen için sana bizzat ben ulaşmaya karar verdim. Pazardaki en büyük ikilinin teklifte bulunmadığı, Almanyanın en parlak güreşcisini kaçırmayı göze alamam. Bildiğin üzere, bu cumartesi Hard To Kill PPV'si ile TNA ismine geri dönüyoruz, TNA ismi uzun yıllar boyunca pazardaki en büyük isimlerden biriydi ve bu değişikliğimiz de büyük ses getirdi. Eğer kararını bizden yana kullanırsan, tüm güreşseverlerin ekran başında olacağı bu PPV'de sen de boy göstereceksin, booking konusunu nihai kararından sonra konuşuruz. Sadece kararını yeniden gözden geçirmeni istiyorum, büyük bir yeteneksin ve büyük bir markada olman gerek ve iddia ediyorum ki TNA'den daha büyük bir marka da yok. Bana kararını en geç yarına kadar bildirirsen mutluluk duyarım.
Enes Kaya: Teşekkürler Bay Scott, düşüneceğim.
Scott D'Amore: İyi akşamlar Enes.
Bu her şeyi değiştiren, büyük bir telefon konuşmasıydı. TNA isminin ağırlığı, son günlerdeki heyecan fırtınasını ve başkanın bizzat bana ulaşmasını birleştirince bu ben de daha ağır bastı ama acele karar vermemek için yarını beklemeye karar verdim. Bu sürede Alex Wright'a da danışmaya karar verdim.
Enes Kaya: Selam koç, naber?
Alex Wright: İyiyim dostum, senden naber? Bir sorun mu var?
Enes Kaya: Her şey yolunda, TNA başkanı tarafından arandığımı ve sağlam bir teklifle geldiklerini söylemek için aradım.
Alex Wright: Bu güzel bir haber, kararın nedir?
Enes Kaya: Tam da bu yüzden aradım, sence napmalıyım koç?
Alex Wright: TNA büyük bir marka, bana kalırsa bu fırsatı kaçırmamalısın.
Enes Kaya: Teşekkürler koç, minnettarım.
Alex Wrigt: Bir ara akademiye uğramalısın. Fabian Aichner(Giovanni Vinci) sonrası en büyük imza olacaksın, bunu kutlamalıyız.
Ertesi gün, kararımı Scott D'Amoreye bildirdim. Uçuş rezarvasyonlarımı ayarladıktan sonra imza ve bir takım evrak işlerini halletmek için Amerika'ya ulaştım. Şimdi sırada booking konusu vardı.
(Şimdi booking için sizlerin söz hakkı geldi, size göre yer almam gereken maç?)
A) TNA X Division Şampiyonluğu Maçı
Chris Sabin (c) vs. Kushida vs. El Hijo del Vikingo
B) Bully Ray ile teke teke maç
C) Leon Slater ile teke tek maç