RPG: Aptal Kılıklı Adam

Telefonla konuşurken binaya giren Kıtalararası Şampiyon The Miz'i görüyoruz. Spiker ve kameramanı görünce telefonu alelacele kapatıyor.

The Miz: Sor.



Renee Young: Hoş geldin Miz. Son olanlar hakkında birkaç soru sormadan önce... Kıtalararası Şampiyonluğun nerede?

The Miz: Onun için bugünü "bakım günü" olarak ayarladım. Neler neler yok ki? En küçük detayına kadar temizliği yapılacak, cilalanıp nemlendirme terapisi uygulanacak. Tüm hücreleri uyandırıcı bir Asya masajı sonrasında profesyoneller eşliğinde güneşlenmeye bırakılacak. Bunu hak etti.

Renee Young: Anlıyorum. O halde asıl soruma geleyim. Royal Rumble sonrası Xplosion'da genel bir değerlendirme yapıyordun. Wrestlemania'ya dair hedefinden bahsederken Swerve Strickland debut yaptı ve aynı gün seni adil bir maçta yendi. Neler söylemek istersin? Sence o ciddi bir tehdit mi?

The Miz: Hayır, Renee. Bir tehdit değil! Senin hiç tecrübe etmediğin bir şeyden bahsedeyim: Spot ışıkları... Spot ışıkları öyle büyülü ki Renee, mercekler kime odaklanırsa odaklansın o kişiyi olduğundan farklı davranmaya iter. Bunu kariyerimin başlarında ben de yaşamıştım. Gençsiniz, kanınız kaynıyor ve insanlar size "hey şu aptal kılıklı adam da kim?" dercesine bakıyorlar. Onlara bir ders vermek istiyorsunuz. Kendinizi fark ettirmek, isminizi hafızalara kazımak istiyorsunuz... O korkutucu önyargıları yavaşça yumuşatıp onlara "hey bu adamda iş var." dedirtmeyi arzuluyorsunuz... Bu süreç benim adıma kısa sürdü Renee. Spot ışıklarının maymuna çevirdiği eleman figürü... Olduysam bile çok, çok kısa süreliğineydi. Çünkü ben kendimi çok hızlı bir şekilde gerçekleştirdim. İnsanlar "kendini kanıtlamaya çalışan The Miz"i tanıyamadan "kendisi olmuş The Miz"i kanıksadı. Neredeyse tastamam bir şekilde bu sektöre girdim ve kısa sürede zirveye çıktım. Bu şans, birkaç elit güreşçi hariç kimsenin elde edemediği şeydir. Swerve döndüğü gibi şirketin en prestijli ismine meydan okudu. Aptalca verse'ler yazan amatör bir rapçi bozuntusu için dahiyane bir fikir. Benimle ilgili bir derdi yok. Unvanımla ilgili bir derdi de yok. Onun derdi, benim prestijim ve sektör için ifade ettiğim anlam. Değerlerime saldırarak kestirme yoldan prim yapmaya çalıştı. Bense... Eh, ben de buna fırsat tanıdım. Düşün Renee, Swerve Strickland bana meydan okuduğunda onun kim olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu. Her zaman söylediğim gibi, benim zamanım değerli ve eğer buzdağının görünen kısmında değilseniz sizin için okyanusa girip nefesimi tutamam. Küçük balıkları tanımayı geç, onları görmem bile. Fakat arada bir kısa süreliğine de olsa sudan çıkıp dışarıda kendinizi göstermeniz, o buzdağında barınabileceğiniz anlamına gelmiyor. Eğer Swerve iyi bir güreşçi olsaydı onu şu ana kadar çoktan tanırdık. O benim için hala "hey şu aptal kılıklı adam da kim"deki aptal kılıklı adam. Zeka seviyesine bakınca bu durum pek de değişeceğe benzemiyor. Berbat rapiyle bile daha iyi yerlere gelebilir.

Renee Young: Geçen gün Swerve Strickland'la ilgili bir gelişme de oldu. Anladığım kadarıyla haberin yok.

The Miz: (Şaşırmış taklidi yaparak.) Neyden bahsediyorsun?

Renee Young: Kayıt firmasıyla bir anlaşmazlık yaşamış. Sözleşmesi feshedilmiş. Müzik kariyeri risk altında.

The Miz: Ah canım, nasıl da üzgünüm. Biaç nigga ailesi mahvolmuş olmalı. Kalbim sizinle.

The Miz dudağını büzüp aptal saptal hareketler yaparak oradan ayrılıyor.​